Rutin EEG
En sık başvurulan EEG inceleme biçimidir. Uyanık durumdaki bir hastada yaklaşık 30 dakika süre ile EEG teknisyeni tarafından EEG kaydı yapılır. Kayıt öncesi hazırlıklar, EEG kaydı süresi ve kayıt sonrası işlemleri ile birlikte toplam olarak bir ila bir buçuk saat kadar süren bir işlemdir. Bu kayıt daha sonra nöroloji hekimi tarafından değerlendirilir ve çekimin yapıldığı gün ya da bir gün içinde EEG raporu hazırlanır. EEG kaydı öncesinde kayıt elektrotları EEG teknisyeni tarafından iletken yapıştırıcı bir madde olan EEG pastası ile saçlı deri üzerinde standart 10-20 sistemine göre belirlenmiş noktalara yerleştirilir. Uzun süreli kayıt ve EEG elektrodlarının sabitlenmesi gereken durumlarda yapıştırma işlemi için kollodyon kullanılır. Bu elektrotlar teknisyen tarafından EEG sinyallerinin kayıt bilgisayarına aktarılmasını sağlayan EEG kayıt kutusu üzerindeki özel giriş noktalarına bağlanır. EEG çekimi öncesinde hastanın saçlarının temiz olması, saçlı deri üzerinde elektrik iletkenliğine engel olabilecek saç kremi, saç losyonu, jölesi ya da spreyi bulunmaması kayıt kalitesi açısından önemlidir. Açlık durumunda EEG kayıtlarında bazı değişiklikler görülebileceğinden inceleme sırasında hastanın tok olması istenir. Kayıt sırasında hastanın baş ve gözlerindeki hareketler, yutkunma hareketleri, kafa ve çene kaslarındaki kasılmalar ve aşırı terleme durumu “artefakt” adı verilen elektriksel sinyallere neden olurlar. Artefaktlar EEG sinyallerine karışır ve bu sinyallerin kalitesinin bozulmasına yol açar. Bu nedenle, EEG incelemesi sırasında hastadan olabildiğince hareketsiz, sakin ve rahat bir şekilde durması istenir. Buna karşın, yine de hastada tanımlanan hareketler olursa bunlar teknisyen tarafından EEG kayıtları üzerinde işaretlenir. Göz kapaklarının açılıp kapanması ile EEG sinyalleri değişir. EEG incelemesi sırasında her iki durumda da EEG kaydı yapılması gerekir. Kayıt işlemini yürüten teknisyeninin isteklerine göre hastanın gözlerini açıp kapatması istenir ve bunlar teknisyen tarafından EEG kayıtları üzerinde not edilir. EEG kaydı sırasında uygulanan bazı yöntemler nörolojik hastalık durumlarında görülen sinyal değişikliklerinin ortaya çıkması olasılığını artırırlar. Bunlara “aktivasyon yöntemleri” adı verilir. “Aralıklı ışık uyarısı” (intermittant photic stimulation) ve “hiperventilasyon” hemen her rutin EEG kaydı sırasında uygulanan iki aktivasyon yöntemidir. Hastanın “uzun süre uykusuz” bırakıldıktan sonra EEG kaydı elde edilmesi ise bazı durumlarda başvurulan ve EEG de saptanması beklenen anormal sinyallerin ortaya çıkması olasılığını artıran aktivasyon yöntemlerinden biridir. Aralıklı ışık uyarısı “fotik stimulator” adı verilen bir ışık kaynağı ile uygulanır. Bazı epilepsi tiplerinde yalnızca aralıklı ışık uyarısı sırasında epileptik aktivite görülebilir ve kimi durumlarda miyoklonik nöbetler, absans nöbetler, oksipital parsiyel nöbetler ve jeneralize tonik-klonik nöbetler ortaya çıkabilir. Hiç epileptik nöbet geçirmemiş kişilerde bile (özellikle yakınlarında bazı epilepsi tipleri olan normal kişilerde) aralıklı ışık uyarısı ile epileptik sinyaller ortaya çıkabilir. Aralıklı ışık uyarısı ile hiperventilasyon arasında her iki yöntemin etkilerinin birbiri üzerine eklenmesini engelleyecek kadar uzun bir zaman farkı (en az 3 dakika) bırakılır. Standart aralıklı ışık uyarısı frekansları 1, 2, 4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 25, 30, 40, 50, 60 Hz dir. Her uyarı 10 saniye boyunca uygulanır ve en az 7 saniye ara verildikten sonra diğer uyarıya başlanır. On saniye sürenin ilk 5 saniyesinde gözler açık, kalan 5 saniyesinde gözler kapatılarak uyarı verilir. Jeneralize bir epileptik aktivite ortaya çıktığında hastanın epilepsi nöbeti geçirmesine neden olmamak için uyarı teknisyen tarafından sonlandırılır. Amaca yönelik olarak, incelemenin biçimi rutin EEG, kısa süreli uykuda EEG ya da tüm gece uykuda EEG, Video-EEG monitörizasyonu, İnvazif Video-EEG monitörizasyonu ve ambulatuvar EEG biçiminde planlanabilir. Hiperventilasyon için hastadan en az 3 dakika süre ile hastadan derin soluk alıp vermesi istenir. Hastanın bilinç durumunun yeterli olmaması, kooperasyon yetersizliği ya da hastanın çok küçük yaşta olması gibi nedenlerle hiperventilasyon yapılamayabilir. Ayrıca yakın zamanda geçirilmiş serebrovasküler hastalık, ciddi kardiyopulmoner hastalık ve orak hücreli anemisi olan hastalarda hiperventilasyon yapılmaz. Hiperventilasyon sırasında fokal yavaş dalga ve fokal epileptiform aktivite ya da absans nöbetleri ve jeneralize diken dalga paroksizmleri ortaya çıkabilir. Kimi durumlarda EEG kaydından önce hastanın uzun süre uykusuz kalması istenir. Genellikle epilepsi olduğu düşünülen, ancak rutin EEG incelemesinde epilepsi tanısını kanıtlamaya yeterli bulgu saptanamayan durumlarda hastanın uzun süre uykusuz kaldıktan sonra rutin EEG incelemesinin tekrarlanması istenebilir
Çocuklarda ve Bebeklerde Rutin EEG
Küçük yaştaki çocuklarda (genel olarak 6 yaşından küçüklerde) kayıt sırasındaki hareketlilik ve istenen talimatlara uyum gösterememeleri nedeniyle uyku sırasında EEG kaydı elde edilir. Kayıt süresi olabildiğince uzun tutulmaya çalışılır (mümkün ise en az 1 saat). Hasta uyandırıldıktan sonra hareketlerin EEG kaydına engel olmadığı dönemde olabildiğince uzun bir süre uyanık dönemde de EEG kaydına devam edilmeye çalışılır. Bebeklerde ve çocuklarda normal EEG kayıtları yetişkinlerden oldukça farklıdır. Bebeklerin ve çocukların beyin işlevlerinin gelişmelerine paralel olarak EEG kayıtlarında belirli dönemlere uygun değişiklikler olur ve yaklaşık 16 yaşından sonra erişkin tipte EEG paterni ortaya çıkar. Bebeklerde ve çok küçük yaştaki çocuklarda uykuda EEG kayıtları çok daha değerlidir ve bu nedenle bir EEG incelemesi mümkün ise en az 1 saat uykuda EEG kaydı içermelidir.